Zamanimizdaki Misirda Islamin ve Islam ilimlerin basina gelenler hayret vericidir Sünnet ile mesgul olmanin lüzumsuzlugunu savunan bazi kimseler, Misirda ortaya attiklari kelam-felsef konulara ait münakasalarla insanlari huzursuz birakmislardir. Bazi muasir müelliflerin sünnet aleyhinde kitaplar yazdiklarini ve bunlarin taskinliklari sonucunda sünnetin yerini nelerin aldigini görüyorsunuz. Diger bazilari da; asr yazarlarin azginliklarina, hadsiz hareketlerine mani olmak, onlari gafletten uyandirmak söyle dursun; ekseriyeti teskil eden selef alimlerinin yolundan gitme konusunda yilginlik göstermislerdir. Asirlardir sünnetin bekciliginin ve bayraktarliginin yapildigi Misirda ortaya cikan bu kimselerin, akli basinda diger alimler tarafindan yazilacak kitaplar sayesinde ikaz edilmeleri gerekirken, maalesef onlar da bu duruma aldirmamislardir. Din adami gecinen; ancak dinin kendilerinden hicbir hayir görmedigi bu kimseler,peygamberlik ve mcizeler gibi ilah degerleri inkar cinsinden son zamanlarda ortaya cikan batil anlayislarla mücadele etmekten cekinmektedirler. Kurani tevil, sünneti tekzip ederek, hakikatleri tahrif eden bu zümreye karsi kitap ve sünnetin naslarini koruma mücadelesinde tembel davranmaktadirlar. Ancak her ne pahasina olursa olsun Allah Tealanin yardimini umarak ben bu vazifeyi üstlenmek istiyorum. Neredeyse umumi bir hal alan bu hastaligin tedavisine dair yazdigim bu kitap icin hicbir gayreti esirgemedim. Cünkü yakin bir zamandan beri, bu yanlis fikirlere, ilm esaslar ve dinin temel prensipleriymis gibi sarilan bazi kimselerin bu batil davalariyla nice nesilleri aldattiklarina sahit oldum.