Herkeste bir umutsuzluk vardi. Ic savaslar dinmek bilmiyor, kardes kavgalari son bulmuyordu. Her gecen gün bir öncekini aratir kasvetteydi. Mutluluk günleri cok gerilerde kalmisti.
Kavga, savas ve karisikligin hüküm sürdügü bir ortamda yetisti Ömer. Bütün olanlara taniklik etti ve günün birinde imdada yetisti.
Ancak vaziyet cok zordu. Hirsla, ihtirasla, tamahla baglanmis kalpler celikten bir duvar gibi karsisina cikti ve yol almasini engellemek istedi.
Ömer hedefini cizmisti. Savaslari sonlandirmali, kardesleri baristirmaliydi. Hele haksizliklarin ezici baskisindan inleyenler yok muydu Onlar Ömerin yüregini dagliyordu. Bir an önce rahata kavusturmaliydi.
Hedefine ulasmaliydi Ömer. Isterse önüne cikan ölüm olsun, hic fark etmezdi. Onunla karsilasmaya coktan karar vermisti.
Ümmetin yüz yüze geldigi fitne atesini söndüren ilk müceddid Ömer bin Abdülazizin nefes kesen mücadelesinin romani...