Bolivya halkina yasamini adayan, Alman devrimci Monika Ertl ölümü göze alarak, Che ve Intinin intikaminin alinacagi günün yaklastigini aslinda yazdigi siirle ilan etmis oluyordu. Artik beklemenin bir anlami yoktu. Halk düsmanlari kendilerini hicbir yerde güvende hissetmemeliydi. Bunun tüm dünyaya bir kez daha ilan edilmesi gerekiyordu. Cok sevdigi Inti Peredonun sevecen gözleri aklina geldi. Bolivya toplama kamplarinda katledilen, iskenceden gecirilen, tecavüze ugrayan, yoldaslarini düsündü. Ve o an, Chenin Bolivya daglarinda katledildikten sonra, ispat olsun diye kesilen elleri aklina geldi. Chenin cansiz bedenine yapilan saygisizlik öfkesini daha da artirdi... Bütün bunlar gözlerinin önünde bir film seridi gibi akarken, üc kursun yedikten sonra agir yarali olarak geri düsen Quintanillanin ugursuz silüyetini gördü.Quintanilla,Quintanilla sen ne kadar aciz birisin, sen de cok iyi biliyorsun ki, Inti asla ölmedi... Sana Chenin, Intinin... ve Bolivya icin topraga düsen tüm devrimcilerin selamini getirdim... Ya özgürlük, ya ölüm... Diye cinlayan sesler Bolivya halkina sonsuz bir umut veriyordu...