Sürekli gelisen ve kendini yenileyen bir sair Özcan Öztürk, bu nedenle siiri bir bahar seli gibi coskuyla akiyor, carpici imgelerle besleniyor. Gözlerindeki tükenmeyen atesle karanligin icinde gülümseyen, esyayi yavas yavas aydinlatan bir isik Özcanin siiri.
Bir nefes gibi icinize cektiginizde, hemen bir ferahlik yayiveren, aklin yalnizlastigi, duygularin küstügü durumlarda bile yasama sevki asilayarak canlandiran bir umut parcasi bu siir.
Kendisiyle hesaplasmasi bitmemis. Ayni zamanda okuru dabu hesaplasma sürecinin icine kativeriyor ve sorgulayan bir siir cikiyor ortaya. Özcan Öztürkün, siire olan tutkusunu ve yasam karsisindaki durdugu yeri gördükce, icimde tümüyle kirildigini zannetigim bahar dallarinin yeniden yeserdigini hissediyorum. Siir ve sair adina icten gururlaniyorum, icimi bir sevinc kapliyor.
Kirliligin arindirilmasina siiriyle ve insan yaniyla omuz veren Özcan gibi sairlere günümüzde daha cok gereksinim duyulmakta.
-A. Kadir Bilgin-